Acaba;81 il arasında sosyo- ekonomik gelişmişlik seviyemiz kaçıncı sırada.?!

Gazeteci refleksi, hakikat gazeteciliği çok ilginç bir olgudur.

Tıpkı; Sokrates'in sorgulanmayan hayat yaşanmaya değmez, söylemi ile özdeş.

Yürürken, gazete okurken,

Haber izlerken, hep düşünceler usunuzu meşgul eder, hemen hemen her şeyi sorgularsınız, hele bir de Mersin gibi nadide ve önemli potansiyeli olan bir şehirde yaşıyorsanız, hayretler içerisinde kalır, dersiniz ki;85 ticari tarımsal ürünü, 321 km sahil şeridi ve 550 ören yeri olan kentimiz neden diğer şehirlerden sos yo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında bir Muğla, Şanlıurfa, Eskişehir, Konya, Gaziantep, Malatya'nın bulunduğu yerde değiliz.?

Neden.?

Bunu sorgulamakta, sormakta hakkımız.

Hatta basiretsiz yöneticiler yüzünden; nasıl olurda geçtiğimiz aylarda yapılan akademik çalışmalarla, ortak toplantılarda açıklanan 1990 yılında sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında Mersin 4.sırada iken

2017 yılında 25, sıraya gerilemiş.

Neden...?

Elbette, birçok şey söylenebilir, yazılabilir. Örneğin vergi tahakkuku sıralamasında 6.yatırım anlamında 25.sırada, Hala uluslararası Havaalanı açılmadı! Kozmopolit yapı,900 hemşeri derneği, lobi etkileşiminin eksikliğine etken kentimizde aidiyet duygusu bu sebeple

Gelişemiyor. vs.vs.

Ama kendi ayakları üzerinde vizyoner, akılcı hamleler yapan, üretken şehreminisin olan şehirler bunu nasıl başardı.?

Nasıl Avrupa şehri oldu, nasıl haftada 4 bin yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.?

İnanın Mersinimizin bu kadar potansiyeli olmasa

Derim ki, yok arkadaş malzeme bu, olan bu kadar olabiliyor.!

Düşünebiliyormuşsunuz sevgili okurlar;

Ülkemizde ki 8 sağlık turizm merkezinden birisiniz, turizm merkezi ilan edilen bölgeleriniz var, Kızkalesi, Ayatekla,San Paulo, Adamkayalar,Yumuktepe, Soli, Kanlı divane gibi turizm rotalarınız var ama yılda gelen yabancı turist sayısı 100 bin bile değil..

Oysa Alanya'ya 3 milyon,

Kapadokya ya gelen turist sayısı yine yaklaşık 3 milyon.

Yatak kapasitesi, turizm bilinci, falan tabi ki bunların doğruluk payı var ama bakınız bir iddia mı daha ortaya atayım o vakit, günübirlik tur gezilerinde Mersin'de yaşayanlar daha çok başka şehirleri gezerken, Mersin'e turlarla günübirlik gelen turist sayısı o kadar az ki.!

Tekrar soralım: Mersin neden sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında 1990'lar da 4.sırada iken 2017 yılında 25.sırada.

Bakın daha önce yazdım; bu kentin şehreminisi Sayın Seçer, insana dokunan, tarıma ve üretime yönelik, çalışmalar yapıyor ama başarı ölçüsü bize göre şu olacak: 2017'deki bu sıralama yani görev süresi bittiği tarih 31 03.2024 tarihinde acaba sıralama ne olacak.?

Yollar, medeniyettir,

Ama her 5 yılda bir yeniden yaparak sosyo- ekonomik gelişmişlik seviyemizi arttıramayız.!

Bu mana da;

Asfalt ve yol çalışması,

1 saatlik Mersin- Silifke arasındaki 60'a yakın sinyalizasyon, balık hali, deniz otobüsü, sinema tiyatro salonları cazibe merkezleri olmadan,

sosyo-ekonomik gelişmemizi yukarı sıralara nasıl taşıyacağız, bana söyler misiniz.!?

Demem o ki; bir şeyler yanlış gidiyor, ama artık yanlış gitmesin bizim de bu nadide kentte,

Şu kısa hayatta daha mutlu, mesut ve bahtiyar olmaya, yaşamaya hakkımız var. Örneğin; şunu düşünmeli

: bu kentin sehremisini

sayın Seçer; gittim, gördüm,

Köşemde yazdım.

Adana Lezzet Festivalini 3 gün de nasıl oluyor da 670 bin kişi ziyaret ediyor, çoluk çocuk eğleniyor, bütçelerine göre güzel günler geçiriyor.

Binlerce ton et, sayısız sayıda şalgam satıyor. Esnaf mutlu, yöneticiler bahtiyar.!

Biz Mersin olarak neden sayın Başkan Zeydan Karalar gibi bir basit çağrı sloganı ile kentimize festivallerde bu sayılara, esnafın yüzünü güldüren turistlere ulaşamıyoruz.?

Bir de günübirlik gezi demiş iken günübirlik deniz turizmi anlamında şunu düşünüyorum, Antalya'da kent merkezinde 22 mavi bayraklı plaj var, 321 km sahil şeridi olan bir kentte neden kent merkezinde 1 tane bile mavi bayraklı plaj yok.?! Sahi sevgili yöneticiler bizim sosyo-gelişmişlik sıralamamız,2022 yılında neden 25.sıalarda...