İlk olarak yaklaşık 9 yıl önce Mersin açıklarında görülmeye başlanan balon balıkları, sıcaklık artışı, iklim değişikliği ve insan kaynaklı deniz trafiği gibi nedenlerle Kızıldeniz üzerinden Süveyş Kanalı yoluyla Akdeniz’e göç etti. Zaman içinde hızla çoğalan bu tür, özellikle Doğu Akdeniz kıyılarında baskın hale gelerek deniz ekosistemini tehdit eder duruma geldi. Saldırgan yapısı ve güçlü çene yapısıyla bilinen balon balıkları, bazı balıkçılara göre teneke kutuları bile parçalayabiliyor. Oltalara takıldığında ise misinaları koparıyor, iğneleri kırıyor ve ekipmanlara zarar veriyor. En büyük sorunlardan biri ise, bu balığın ekonomik değer taşımaması ve insan tüketimine uygun olmaması. Zehirli yapısı nedeniyle tüketilmesi halinde ölümcül sonuçlar doğurabiliyor.
Bölgesinde Hiçbir Balık Yaşatmıyor
Balıkçılar, balon balıklarının görüldüğü bölgelerde başka hiçbir balık türünün yaşamadığını ifade ediyor. Kıyıdan olta atan amatör balıkçılar dahi bu balıkla sık sık karşılaşıyor. Bölgede avlanan profesyonel balıkçılar ise ağlarının zarar gördüğünü, balık popülasyonunun giderek azaldığını ve bu durumun geçimlerini etkilediğini belirtiyor.
Uzmanlar, balon balığının Akdeniz'deki biyoçeşitliliği tehdit ettiğine dikkat çekiyor. Yırtıcı ve açgözlü davranışları nedeniyle bulunduğu bölgelerde dengeyi bozuyor. Balon balığı, sadece küçük balıkları değil, kabukluları ve bazı omurgasızları da tüketerek besin zincirini alt üst edebiliyor.
Öte yandan Tarım ve Orman Bakanlığı, bu balıkların biyoçeşitliliğe zarar vermemesi için bir süre önce teşvik başlatmıştı. Kuyruğunu getiren her balıkçıya para ödemesi yapan Bakanlık, bu sayede türün popülasyonunu artırmasının önüne geçmeye çalışıyor.