DUYGULAR

Ağlamamıza yol açan temel faktör, duygu yoğunluğudur. Bazen o kadar seviniyoruz ki 'mutluluk gözyaşları' döküyoruz. Bezen de üzüntümüz o kadar derinleşiyor ki, 'hüzün gözyaşları' yanaklarımızdan süzülüyor. Korktuğumuz durumlarda ise 'korku gözyaşları' döküyoruz. Dayanılmaz acılara maruz kaldığımızda, çaresizliğimizin dozu arttığında gözlerimizden 'acı gözyaşları' süzülüyor. Kimi zaman da pişmanlık duygusu bizi o kadar sarıyor ki 'pişmanlık gözyaşları' kendini gösteriyor. Çoğu kişi ağladıktan sonra ruhsal ve fiziksel olarak kendilerini daha iyi hissettiklerini söyler. Bazıları ise bir değişiklik hissetmediğini, kimi de kendisini daha kötü hissettiğini ifade ediyor. Araştırmalar, duygusal gözyaşının kişiyi depresyondan uzak tuttuğunu gösteriyor. Yani ağladığımızda sadece ağlamış olmuyoruz; bir yandan rahatlarken, diğer yandan kendimizi depresyondan uzak tutuyoruz. Gözyaşları bilinçaltımızda yıllarca biriken korkunun sonucudur: Yani kökeninde korku vardır, sevinç ve mutluluk vardır. Gerektiği anlarda rahatlıkla ağlayabilmeliyiz; yüreğimizin bir çeşit sesidir gözyaşı. Dünyaya ilk adımımızı attığımızda ve ilk nefesimizi ciğerlerimize çektiğimizde ağlamaya başladık. Bebekken karnımız acıktığında, bir ağrımız olduğunda ağladık. Çünkü elimizden başka bir şey gelmiyordu. Çocukken istediklerimizi elde etmek için ağlama silahını kullandık. Ağlamanın nedeni konusunda bilim insanları ile yazarlar arasında anlaşmazlık hala süre gelen bir tartışma konusudur. Mesela ben çok çabuk ağlarım. Benim merhum Kemal Sunal filmlerine dahi ağladığım çok olmuştur. Bilin ki uzun bir ağlamanın ardından durumunuzda hiçbir değişiklik olmasa da kendinizi daha iyi hissedersiniz. Ağlamak tansiyonu düşürüp toksinlerin dışarı atılmasını sağlıyor. Vücudun iyileşmesine yardımcı oluyor. Zararlı bakterilerin temizlenmesi yine bu gözyaşları sayesinde oluyor. Yüce bir duygunun eseridir ağlamak. Her şeyde olduğu gibi bu duygumuzu da istismar etmemek, bir çeşit silah olarak kullanmamak gerektiği konusuzunda altını çizmek isterim. Ağlamanın en belirgin özelliği gözyaşı dökülmesidir, ama yüz ifadesi ve nefes alma şekli de değişir. Bilimsel açıdan ağlamak, kimyasal bir uyarıcıya tepki olarak gözyaşı üretmekten farklıdır. Hatta gözyaşları birbirinden farklıdır. Üzücü filmler sonucu çıkan gözyaşlarının soğan doğrarken çıkan gözyaşlarından daha fazla protein içerdiğini söylüyor uzmanlar.. Sevgiyle Kalın. Esenlikte Yaşayın. Mustafa Mızrak / Gazeteci / Yazar