Sistem değişti: Bu ev ve araba belgeleri artık kullanımdan kalkıyor

Adalet Bakanlığı, ülkemizde artan sahtecilik vakalarına karşı proaktif bir adım attı. Özellikle taşınmaz alım satım süreçlerinde karşılaşılan sahte belge ve mühür olayları, bu yeni düzenlemenin ana gerekçesini oluşturdu. Bakanlık, noterlik sistemini dijital güvenlikle güçlendirerek vatandaşların mağdur olmasını engellemeyi amaçlıyor.

Sahtecilik Riskine Karşı Karekod Zorunluluğu Adalet Bakanlığı, resmi belgelerde yaşanan sahtecilik olaylarındaki artışa dikkat çekerek yeni bir uygulama başlattı. Özellikle tapu ve taşınmaz işlemlerinde sıklıkla karşılaşılan sahte evrak ve mühür vakalarına karşı mücadele etmek amacıyla karekod sistemi zorunlu hale getiriliyor. Bundan böyle noterlik makamında hazırlanan tüm belgeler, bu dijital doğrulama sistemiyle koruma altına alınacak. Bu adım, belgelerin orijinalliğini garanti etmeyi ve sahteciliğin önüne geçmeyi hedefliyor. Uygulama, belge güvenliğini dijital teknolojiyle sağlamayı amaçlıyor.

Karekod Uygulamasının Kapsamı Genişliyor Getirilen bu yeni uygulama, sadece tapu devri ve taşınmaz satış işlemlerini kapsamakla sınırlı kalmayacak. Noterlikte hazırlanan her türlü resmî belge, artık üzerinde taşıyacağı karekod sayesinde anında doğrulanabilir hale gelecek. Bu sayede, bir belgenin sahte olup olmadığı, yetkili merciler veya hatta vatandaşlar tarafından kolayca kontrol edilebilecek. Dijital doğrulama imkanı, belgelerin güvenilirliğini artırarak vatandaşın hukuki ve finansal işlemlerindeki güvenliği üst düzeye çıkaracak. Bu geniş kapsamlı uygulama, noterlik hizmetlerinde şeffaflığı ve güvenliği artırmayı hedefliyor.

Tapu İşlemlerinde Dijital Güvenlik Başlıyor Noterler aracılığıyla taşınmaz devir işlemlerinin yapılmaya başlandığı 2023 yılının 4 Temmuz’undan bu yana, bu alandaki işlem hacmi artmıştı. Yeni güvenlik adımıyla bu işlemler de yeni bir evreye geçiyor. Alıcı ve satıcı arasında düzenlenen tapu belgeleri ve satış sözleşmeleri gibi evraklar, karekod teknolojisiyle dijital olarak güvence altına alınacak. Böylece sahte belge kullanımıyla yapılan dolandırıcılık riski minimuma indirilecek. Türkiye’de son yıllarda sahte noter belgeleriyle yapılan dolandırıcılıkların çok sayıda vatandaşı mağdur ettiği biliniyor. Artan şikayetler üzerine harekete geçen Adalet Bakanlığı, noterlik sisteminde bu köklü dijital doğrulama adımını atarak mağduriyetlerin önüne geçmeyi hedefliyor.

Dijitalleşme Vizyonu ve Kurumlara Etkisi Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından kamuoyuna duyurulan karekod uygulaması, aslında Bakanlığın daha büyük bir dijitalleşme vizyonunun önemli bir parçası olarak konumlanıyor. Bu yeni sistem, UYAP, e-duruşma, e-tebligat ve e-noter gibi mevcut dijital altyapılarla entegre edilecek. Bu entegrasyon sayesinde yargı hizmetlerinde hem şeffaflık hem de işlem hızı önemli ölçüde artırılacak. Karekod sistemi, yalnızca bireysel vatandaşları sahteciliğe karşı korumakla kalmayacak, aynı zamanda noter işlemleri gerçekleştiren tüm kurumlar için de ek bir güvenlik katmanı sunacak. Noter işlemlerinde güvenliğin dijital altyapıyla sağlanması, genel olarak yargı sistemine olan güveni de pekiştirecek ve hukuki süreçleri daha sağlam temellere oturtacak.