HAYATIMIZIN OLMAZSA OLMAZI ZAMLAR

Artık sadece zamlı sabahlara uyanmıyoruz, her an zam var. Her geçen gün durumların normalleşmesini beklerken hayal kırıklığıyla kalıyoruz. Durumlar gün gittikçe içinde çıkılmaz bir hal alıyor. Gelir gideri karşılamıyor.

Akaryakıta gelen zamların ardından bu zamlar toplu taşıma yol ücretlerine de yansıdı. Mersin'de toplu taşıma ücretlerine Mersin Minibüsçüler Odası kararıyla zam yapıldı. Toplu taşıma araçlarına sadece Mersin'de değil yurt genelinde zam yapıldığı görülüyor.Ama Mersin için indi-bindi ücretleri siviller için 4.50 TL'den 6 TL'ye yükselirken, öğrenciler için ise 3.50 TL'den 4.50 TL'ye yükseltildi. Bundan habersiz olan çoğu vatandaş sabah farklı akşam farklı ücretlerle karşılaştı. Dün akşam saatlerinde içinde bulunduğum toplu taşıma aracına binen vatandaş normal yol ücretini verirken şoförün bir saat önce zam geldiğini söyleyerek yolcudan ek ücret talep etti. Bunun üzerine yolcu şaşkınlık içinde ücreti verirken endişeleri sözlerinden ve yüzlerinden okunuyordu. Bazıları endişelerini ise Allah sonumuzu hayır etsin sözlerini sarf ederek dile getirdi. Bakalım sonumuz hayra çıkacak mı? Birde şehir merkezine gitmek için kullandığım toplu taşıma araçları uzun süredir uyguladıkları nöbetleşe sistemini akaryakıta gelen zamlardan dolayı bu sistemi uygulamaktan vazgeçtiğini öğrendim. Ve akaryakıta gelen zamların diğer bir etkisi ise özel araç sahiplerinin araçlarını bağlamasına ve toplu taşıma araçlarını kullanmalarına sebep oldu.Aracı olanla olmayan arasındaki fark aza indirildi. Vatandaş artık çok uzun olmayan mesafeleri araçsız yürüyerek gidebilir. Buda sağlığa olumlu bir etkisi deyip olaya ufakta olsa olumlu bir taraftan bakılabilir deyip az avutalım kendimizi. Vatandaş işin içinden çıkabilmek adına elinden geleni yapmakta.

Bir diğer zam ise et ürünlerinde kendini gösterdi. Et ve Süt Kurumu, et ve süt ürünlerinde uzun kuyruklar oluşmaması adına mağaza satış fiyatlarına zam yaptı. Kırmızı et ürünlerinin tamamında %47-48 civarında bir artış yapıldı. Aynı şekilde bu zam pastırma ve kavurma ürünlerinin fiyatında da benzer artışlar yapıldı. Ama Allahtan beyaz ete bu kadar yüksek bir zam yapılmadı yoksa hepten etten mahrum kalacağız. Beyaz etlerdeki zam %14-15 oranlarında kaldı. Bu zam uzun kuyrukların oluşmaması için çözüm olduysa da bu hikaye de yanan yine dar gelirli aileler oldu. Ama bir zamanlar dar gelirli ailelerin dengeli beslenmesi içinöneri listesi ileri sürülmüştü. Tam zamanı mı desem bilemedim. Çünkü bir şeyi diğerinin yerine de koyamıyor ki insan, her şey pahalı. Bu öneri ise; bal yerine pekmezi, muz yerine elmayı, pirinç yerine bulguru, kıyma yerine mercimeği koyarak almamız gereken vitaminleri ve proteinleri karşılanabileceği söylenmişti. Can alıcı kısmı etin yerine mercimeğin tüketilebileceğidir. Her şeye bir çözüm yolu var.

Mersin Büyük Şehir Belediyesi şu sıkıntılı zamanlarda dar gelirli ailelere elinden gelen yardımı yaptığını söylemezsem olmaz. Hamile kadınlara aylık süt dağıtımı, 6 aylık bebek bakım çantası dağıtımı, ramazan kolileri, durumu olmayan üniversite öğrencilerinin sınav giriş ücretini ödemeleri, çalıştığım kütüphanede öğrencilere çay ve çorba ikramında bulunmaları vb. yardımlarda bulunmaktadır. Normalleşen, gelirin giderin üstüne düştüğü zamanlar diliyorum.