25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Forum Mersin önünde bir araya gelen kadınlar, buradan Alanya Fırın Sokağı girişine kadar yürüdü. Yürüyüş boyunca ellerindeki dövizler ve attıkları sloganlarla tepkilerini dile getiren kadınlar, şiddet ve cinayetlerin son bulmasını istedi. Kadınlar adına basın açıklaması yapan TKP İl Başkanı Derya Demir, 25 Kasım’ın Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olduğunu belirterek, “Bu ay her zamankinden daha çok gündem edilecek şiddet. Biz de gündem edeceğiz elbet ama tüm suç ortaklarını konuşarak. Çünkü hiçbirini kenarda bırakmadan, hepsinden tek tek soracak hesabımız var. Bundan 65 yıl önce 1960'da kadınlar iktidara boyun eğmediler, diktatöre karşı çıktılar bugün olduğu gibi. Mirabal Kardeşler bu karşı çıkışın en büyük sembolü oldu. Direndikleri için öldürüldüler. Öldürülmelerine kaza süsü verilmesi ise yine direnenler sayesinde engellendi. Bugün de kadınlar 1960'da olduğu gibi iktidara boyun eğmiyor. İşte tüm baskı ve şiddetin altındaki en büyük sebep bu” dedi.
“Şiddetle Her Zaman Mücadele Edeceğiz”
Şiddetle her zaman mücadele edeceklerini vurgulayan Demir, “Ve failleri alacağız karşımıza elbet. Ama gelin bir bakalım kim bu failler? Elbette en başta şiddeti uygulayanlar. Peki ya suç ortakları? Kadınları uzaklaştırma kararlarına rağmen, elektronik kelepçeye rağmen korumayanlar, faillerin silahlara bu denli rahat ulaşacağı çete düzenini besleyenler, faillerin iyi hal indirimleri ile cesaret verenler, faillerin ağızlarına doladıkları namusu öldürme sebebi görebilenler, aileyikutsayıp boşanmak isteyen kadınları korumasız bırakanlar, kadınlara gidecek bir yer, çalacak bir kapı bırakmayıp çaresiz hissettirenler, kadınları adınları aşiretlerin kölesi haline getirenler, kayıpları, şüpheli ölümleri aydınlatmayıp faillere cesaret verenler, kadınların yaşam tarzlarıyla, kıyafetleriyle yargılanmasıná zemin hazırlayanlar, çocuk ve yaşlı bakımını kadının üzerine yıkıp onu eve kapatıp sonra da kadının yeri evidir diyenler, kadınları çalışırken çalışırken ucuz emek görenler, sendikalı tahammül edemeyip kapının koyanlar, eğitimi gericileştirip kız çocuklarının okumasına engel olanlar, kadınlar her gün öldürülürken zinanın cezası ölümdür diyerek ferman açıklayanlar, o fermancıları bünyesinde barındıranlar, tarikatçıları panellere çağıran üniversiteler, üniversitede kadın cinayetleri işlenmesine rağmen kılını kıpırdatmayan rektörler, laikliğin üzerinde tepinip bu çürümüş düzeni yaratanlar, televizyon yayınlarıyla meşrulaştıran, kadınlar ekranlara çıkaranlar şiddeti, cinayeti öldürülmeli diyenleri, tüm bunların olmasına zerre aldırış etmeyip bu kan ve şiddet denizinin ortasında her geçen gün ceplerini dolduranlar, yedikçe yiyenler ama asla doymayanlar. İşte saymakla bitmeyen bu güruh bugün kadınların uğradığı her türlü şiddetin failidir, suçun ortağıdır. Bıraksınlar suçu birbirlerine atmayı, bıraksınlar bir fail bulup gerçeklerin üstünü örtmeye çalışmayı. 25 Kasım vesilesi ile bir kez daha söylüyoruz, şiddet suçlususunuz” diye konuştu
