KAPI

Cumhuriyet hakkın, hukukun kapısıdır. Türk Milleti, hiç kimsenin veya herhangi bir zümrenin ayrıcalığının olmadığı bu yönetim şekli ile iradesini serbestçe kullanmaya başladı. Bu yüzden sevdiğimiz insanlara evimizde, otobüste, işyerinde en önemlisi kalplerde öncelikle yer verişimiz. Yer vermek ise emek ve zaman vermek ile de ilişkilidir. Değerini hissettirdiğimizde verdiğimiz yerde kök salabiliyor o kişi. Ancak ondan sonra ait hissedebiliyor o yere veya belki de gönüle. Aidiyet hissedemedikleri için kaçanlar hiçbir yere kök salamayacaklarını bilemeyecekler. Varlığımız ile ilgili ilk değerlere ulaştığımız yer ailemizdir hiç kuşkusuz. Aileden sonra ise okullar. Özetle okullarımız öğrencilere verebileceği değerler için daha çok çalışıp, birlikte oluşturacağımız gücün önemini onlara anlatabilmeli. Aksi takdirde aidiyet hissetmeyen öğrencilerden, yaşadıkları ülke ile bağ kuramadıklarında sadakat, sevgi, özveri, dayanışma beklemek çok da mümkün olmayacaktır. Her birey bir aileye, bir ülkeye doğuyor. Önce ailemiz bize değerimizi hissettiriyor ve kendimize bir yer bulabiliyorsak; ilk olarak oraya aidiyetimiz oluşuyor. Ardından gittiğimiz okul veya çalıştığımız işyerinde benim burada olmam gerekli duygusu oraya olan bağlılığımızı ve sadakatimizi artırıyor. Yani kendimize bir yer edinebildiğimiz mekanlar ya da gönüllere ait iz. Tarih boyunca devletini baba, vatanını ana bellemiş Türk Milleti'nin bayrağını dalgalandırdığı topraklara duyduğu aidiyet duygusu Cumhuriyet'in kurulmasını sağlayan en büyük etkenlerdendir. Öyle ki, yayılmacı Avrupa'nın önce sağlığını bozup sonra hasta adam ilan ettiği büyük Osmanlı'nın yıkıldığı, topraklarının işgal edildiği bir süreçten dünyaya örnek olacak büyük zaferlerle çıkan, üstüne bir de Cumhuriyet'i kuran yine bu yüce millettir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aldığı sorumlulukla liderlik ettiği bu süreç, Türk milletinin adanmışlığı ile başarıya ulaşmıştır. Cumhuriyet'ten sonra kurulan eğitim ordusu, yeni nesilde de bu duygunun gelişmesini ilk amaçlarından belledi. Milli eğitimin ilk temel amacı Türk çocuğunun iyi bir vatandaş olarak yetişmesini sağlamaktır... Bu amaç uğruna yaptıklarımızın yeterli olup olmadığını tartışmak günümüzün en temel gereksinimlerindendir kanımca. Vatanına aidiyet hisseden gençler, ben bu ülkede değerliyim, ben burada olmalıyım düşüncesi ile hareket edeceklerdir. Kök salamayan gençlerin filiz vermesi beklenmemeli. Cumhuriyet demek milletin iradesini ele almasıdır demiştik ya, bu irade beraberinde sorumluluğu da getirmekte. Yani elele verip, ülkenin kalkınması için uğraşmayı... İşte gençleri bu bilince ulaştırmak da yine eğitimle mümkün. Sevgiyle Kalın. Esenlikte Yaşayın. Mustafa Mızrak / Gazeteci / Yazar