Açık düşünceye kavuşan insanın tutsaklığı yok olur. İnsanlar bilmediklerinin tutsağıdırlar. Bilgilenince özgürleşirler. ''Özgür insan us ilkelerine göre yaşayan insandır''. Özgürleşme kavramının Sümer'in çivi yazılı tabletlerinde 'amargi '(anaya dönüş) sözcüğünden başladığı söylenebilmektedir. Roma da ise özgürlük kavramı " Roma yurttaşı 'özgürdür' zira yasalarla korunur. Köle 'özgür' değildir zira Roma yurttaşlığına sahip değildir" şeklinde algılanmaktadır. İnsanlar doğaüstü varlıklar değildir. İnsanlar toplum üstü varlıklar da değildir. İnsanlar; doğa yasalarını da, içinde yaşadıkları toplum yasalarını da dışlayamazlar, insanlar bu yasaları tanıyıp, ne olduklarını ve nasıl işlediklerini öğrendikçe bu yasaları alt edebilirler ve böylece özgürleşebilirler. İnsanlar genel çekim yasasını ortadan kaldıramazlar, ama aerodinamiği bularak genel çekimi alt ederler ve göklere yükselebilen uçaklar yaparlar. Bilim ve tekniğin günümüze kadar gelen ve süren gelişmeleri bunun sayısız örneklerini yansıtmaktadır. Özgürlüğün özgür düşünmek anlamına geldiği ve özgür düşüncenin önündeki en büyük engellerin doğmalar, bağnazlıklar ve önyargılar olduğunun çağlar boyunca karşımıza çıktığını söyleyebiliriz. Bu engelleri aşmanın tek yolunun bilimsel düşünebilme becerisi eşliğinde aydınlanmak, bununla da yetinmeyip aydın olma sorumluluğu ile kendini insanların özgürleşmesine adamak olduğu benimseyişiyle, tüm insanların barış ve mutluluğunu istemek ve bunun içinde çalışmak gerektiğini biliyoruz. Her türlü dogmadan, bağnazlıktan, boş inançlardan, önyargılardan, olumsuz kurtarılmış bir yetkinliği tanımlar. Belirli görüş veya düşünceyi, ya da inanç sisteminin ilkelerini körü körüne benimsemeyi reddederek, bunları sorgulayabilen kişilerin, bu eylemleri sonucunda "özgür düşünceli" olabilecekleri söylenebilir sanırım. Düşünce özgürlüğü yüzyıllardır tartışılan konuların başında gelmektedir. Düşünce dışarıya vurmadıkça mutlak koruma altındadır. Düşünce özgürlüğü ile düşünceyi açıklama, yani ifade özgürlüğü arasında ayrım yapılamayacağı çoğunlukla kabul edilmiş bir görüştür. Kişinin iç dünyasını ilgilendiren ve dışarı vurulmayan düşünce hiçbir sistemde cezalandırılmamıştır. Düşünce özgürlüğü ile kast edilen aslında ifade özgürlüğüdür. Sevgiyle Kalın. Esenlikte Yaşayın. Mustafa Mızrak / Gazeteci / Yazar