Avukatlar Odası’nda gerçekleşen açıklamaya Baro Başkanı Av. Gazi Özdemir, yönetim kurulu üyeleri ve avukatlar katıldı. Merkez adına açıklama yapan Yönetim Kurulu Üyesi Av. Çiğdem Ataş Erçolak, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye dikkat çekerek, sözleşmenin çocukların yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarını güvence altına alan en kapsamlı uluslararası düzenleme olduğunu belirtti. Erçolak, sözleşmenin Türkiye’de 1995 yılında yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, “Çocuklara karşı görevimizi ve sorumluluğumuzu açık bir şekilde ortaya koymaktadır” dedi.
Açıklamada, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutlamanın yerine, çocukların yaşam hakkına yönelik tehditler, istismar ve şiddet karşısında kaygı duydukları vurgulandı. Gazze’de aylardır süren saldırılarda binlerce çocuğun hayatını kaybettiği, yaralandığı, ailesiz kaldığı veya temel yaşam koşullarından mahrum bırakıldığı belirtilerek, bu durumun uluslararası hukuk ve insanlık açısından ağır bir ihlal olduğu ifade edildi.
Av. Erçolak, bazı Avrupa ülkelerinin kendi çocuklarına gösterdiği hassasiyeti Gazze’deki çocuklar için göstermemesini eleştirerek, “Çocukların yaşam hakkı coğrafyaya, dine veya politik çıkarlara göre değişmez. Gazze’deki bir çocuk, Avrupa’daki bir çocuk kadar değerlidir” dedi.
Türkiye’de de çocuklara yönelik ihmal, şiddet ve cinayetlerin devam ettiği vurgulanan açıklamada, son dönemdeki örnekler şöyle sıralandı: Ağrı’da Leyla, Mersin’de Müslüme, Diyarbakır’da Narin, Tekirdağ’da Sıla, İstanbul’da Şirin, Anamur’da özel gereksinimli çocuklara uygulanan şiddet, Davultepe Sevgi Evleri’nde kötü muamele gören çocuklar, Tarsus ve Şanlıurfa’daki istismar ve cinayet vakaları.
Ayrıca, suça sürüklenen çocukların yetişkinlerle aynı usullerle yargılanmasına yönelik düzenleme girişimlerinin çocuk adalet sistemi açısından sakıncalı olduğu ve kabul edilemez nitelikte olduğu vurgulandı. Erçolak, çocukları suça iten nedenlerin yoksulluk, eğitimden kopuş, aile içi şiddet, istismar, sosyal destek eksikliği ve toplumsal eşitsizlikler olduğunu hatırlattı.
“Devletin görevi çocuğu cezalandırmak değil; korumak, desteklemek, iyileştirmek ve topluma kazandırmaktır” diyen Erçolak, çocuk adalet sisteminin koruyucu ve iyileştirici bir yaklaşımla güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Açıklama, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir” sözlerine dikkat çekildi. Mersin Barosu, tüm çocuklar için adil, güvenli ve umut dolu yarınlar dileyerek 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü sorumluluk bilinciyle anıyor.
