Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2025 Yılı Kasım Ayı Olağan Toplantısı 1. Birleşimi, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi. Kongre ve Sergi Sarayı Çok Amaçlı Salon’da düzenlenen Meclis Toplantısı’nda Komisyonlara Havale Edilen 21 ve Birimlerden Gelen 66 madde olmak üzere toplam 87 madde görüşüldü. Toplantı da Sayıştay raporları uzun süre görüşüldü. AK Parti Meclis Üyesi Mehmet Emin Tunçaz, 2024 yılı Sayıştay Denetim Raporu madde başlıklarının okutulmasını istedi.
Tunçaz kamuoyunun bu konuda bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyerek maddelerin bazılarını okudu. Tunçaz, “İlgili denetim sonucunda denetim oluşturmak üzere yeterli denetim uygun görülmemiştir. Denetim görüşü belediyemizle ilgili Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin 2024 yılına ilişkin kamu idaresi tarafından sunulan geçerli finansal raporlama çerçevesi kapsamında mali rapor ve tabloların tüm önemli yönleri ile doğru be güvenilir bilgi içerdiği kanaatine varılmıştır. Bizim de zaten belediyemizin işleyişi ve bürokratlarına ilişkin kanaatlerimiz bu yöndedir. Dolayısıyla bu doğru bir tespittir. Ancak sayıştay raporunun 2. kısmında diğer bulgular şeklinde sayıştay denetimlerinin bir kısım tespitleri mevcut. Kamuoyunu bilgilendirmek açısından meclisimize hızlı bir şekilde arz etmek istiyorum. Bulgu 1 Kamu ihale kanununa göre ihale edilmesi gereken mal alımlarının istisna kapsamında ihalesiz olarak temin edilmesi şeklinde bir tespit var. Yani aslında ihale edilmesi gereken hususların ihalesiz verildiğine ilişkin” dedi.
“Biz 2025’te Bunu Yapmadık”
Konuya ilişkin cevap veren Başkan Vahap Seçer, “2024’te sayıştay raporlarının konulduğu dönemde tarafımıza aksettirildi. Genelde aslında kooperatifleri destekleme adına yani sadece çiçek değil. Onların yaptığı yöresel ürünler. Belediyeler bunları doğrudan teminden alıyor. Asıl amaç onlara öncelik vermek. Açık konuşayım sayıştayı ikna edemedik. Biz diğerini tercih ediyorduk. Kooperatifleri desteklemekse siz bunları yarışa sokarsanız onlar rekabet edemez. Biz burada kooperatiflerden küçük üreticiler kadın üreticiler bunların el emeklerinin göz nurlarının ekonomik değere dönmesini sağlamak. Şimdi öbür tarafta sermaye şirketleriyle nasıl mücadele etsinler. Sayıştay denetçilerini biz bu konuda ikna edemedik. Bunlar bulgu olarak yazılınca biz de 2025’te yapmadık. Gelecek yıl zaten orada da göreceksiniz ihaleyle yapıyoruz bu sefer. Bundan ibarettir” diye konuştu.
Sayıştay raporundaki maddelerle ilgili konuşmaya devam eden Tunçaz, “Bulgu 2 bütçe işi işletmeye ait hesap ve işlemlerde hatalı uygulamaların yapılması demiş ve bunu alt başlıklara ayırmış. Bütçe içi işletmenin iktisadi ve ticari işler için kullanılan ödeneğinin muhasebeleştirme işlemlerinin mevzuata belirtilen şekilde yapılmadığı görülmüştür. Bütçe içi işletme özel hesabından karşılanması gereken giderlerin ve elde edilen gelirlerin belediye muhasebe kayıtlarında yer aldığı görülmüştür. Yani ayrı bir işletme ki anonim niteliğinde işletildiğini bildiğimiz bu şirketlerimizin hesaplarının belediyemizin bütçeleriyle karıştırıldığı gibi bir eleştiri getirilmiş. Yine C alt başlığında bütçe içi işletme bilançosunda hatalı borç ve alacak tutarlarının yer aldığı belediyenin ve işletmenin alacaklarının tahsis etmediği görülmüştür. Yani zaten bizler çokça talep geldikçe bu işletmelerimizin gerek borçlarıyla ilgili gerek SGK ödemeleriyle ilgili gerekse de sermaye artırımlarıyla ilgili gereken desteği veriyoruz. Bu eleştirinin burada yer alması demek ki bunların da yeterli olmadığı kanaatini oluşturdu bende” ifadelerini kullandı.
Bu bulgunun Mer-Ek ile ilgili bir konu olduğunu ifade eden Seçer, “Biliyorsunuz Mer-Ek sosyal destek sağlayan bir işletme. Biz daha önce bunu şirket bünyesine aldık. Şirket batıyor. Bunu tekrar bütçe içi iştiraklere aldık. Orada da bu tip sorunlar çıkıyor. Bu usulsüzlükle ilgili bir durum değil. Ortada bir para kaybı ya da haksız yere alım satım yapılmış meselesi değil. Muhasebeleşme durumu ile ilgili bazı eleştiriler yaptı sayıştay. Biz onları ikna etmeye çalışıyoruz. Öyle bir bulgu. Onların üzerine çalışıyoruz” dedi.
Dördüncü bulgudan da söz eden Tunçaz, “Bulgu 4 bazı taşınmazların ecri misil karşılığında kullandırılması ve bazı ecri misil gelir tahsilatının düşük olması eleştirisi var. Belediyemizin gelire bu derece ihtiyacı olan bir durumda ecri misillerimiz eksik alıyorsak bu bir eleştiri konusu olacaktır” diye konuştu.
“Ben Kuruşumu Yedirir Miyim Kimseye”
Belediyenin bir kuruşunu bile kimseye yedirmeyeceğini vurgulayan Seçer, “Ben kuruşumu yedirir miyim kimseye. Bu bahsedilenler bitimi vermem. Köylerde ufak tefek araziler var. Dükkanlar var. Örneğin Erdemli Hali’nde bu sorun büyüktü. Sayıştaya Diyoruz ki bizim bu ihaleye çıkmamız lazım. Oradaki periferideki ilçe yurttaşlarıyla diyalog farklıdır. Merkezdeki kiraya verdiğiniz insanlarla farklıdır. Ne yapacağız adamın elinden 3 dönüm arsamızı ekiyor onu mu alacağız. Ecri misille ödeyip çıkıyor. Bunları aslında çokta düşürdük. Bir de tahsil etmem değil edemediğimiz şeyler var. Terkil de edemiyorsunuz. Ortada şirket denen bir şey de kalmamış. Aklıma gelen bir bilbord alacağı var. Göreve geldiğimde 52 milyon liraydı. Kül oldu gitti. Biz zar zor geldi kurtardık. Bunları tahsil edemiyoruz, hanemizde görünüyor. Aslında bir tahsilat başarısızlığı değil. Ortada bir şey kalmamış. Kılıfına uydurmuş gitmiş. Durum bundan ibaret. Emin olabilirsiniz 5-6 yılda çok şey kaydettik. Ecri misili kiralamaya yöntemiyle oranı çok düşürdük” şeklinde konuştu.
Sayıştay Raporu’nda gördükleri son bulgunun toplu taşıma araçlarında kullanılan kredi kartı kullanımıyla ilgili olduğunu söyleyen Tunçaz, “Son bir bulgu var. Kredi kartıyla tahsil edilen toplu taşıma gelirlerinin takibinin yapılamaması şeklinde bir eleştiri. Takibi yapılamayan bir gelirimiz varsa bu bir açıktır” dedi.
Bu konuya cevap veren Genel Sekreter Yardımcısı Ali Rıza Özdemir, “Kredi kartıyla yapılan tahsilatlar 3. gün bizim hesabımıza geçiyor. Bu da bir yazılımsal konuydu. Bunu da gideriyoruz. Madde başlığı öyle görünse de içeriği öyle değil” diye konuştu.
Başkan Seçer, Gündem Dışı Konuşmalar Bölümü’nde yaptığı konuşmasında; 10 Kasım’ın anlam ve önemine değinerek, “Bugün 10 Kasım, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 87. Yıl dönümünde; saygı, minnet ve özlemle anıyoruz. Atatürk, yalnızca bir kurtuluş mücadelesinin önderi değil, aynı zamanda; çağdaş, demokratik ve bağımsız bir Türkiye’nin mimarıdır. Onun bizlere bıraktığı en büyük miras; aklın ve bilimin rehberliğinde ilerleyen laik ve özgür bir Cumhuriyet’tir. Bugün bizlere düşen görev, Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği Cumhuriyet’i korumak, geliştirmek ve gelecek nesillere aynı inançla aktarmaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, Büyük Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını, bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum” ifadelerini kullandı.
