Tarsus’taki Aziz Pavlus Kuyusu, yalnızca bir su kaynağı değil; inanç, tarih ve kültürün birleştiği kutsal bir alan olarak öne çıkıyor. Manevi bir yolculuk arayanlar için bu kuyu, iki bin yıllık bir hikâyeye dokunma fırsatı sunuyor. İnanç turizmi açısından Akdeniz’in yükselen değerlerinden biri haline gelen kuyu, hem manevi hem tarihi yönüyle dikkat çekiyor.
St. Paul Kuyusu, Hristiyanlığın kurucularından biri kabul edilen Aziz Pavlus’un doğduğu evin avlusunda yer alıyor. 38 metre derinliğindeki bu taş kuyu, yıl boyunca aktif şekilde su barındırıyor. Kuyudan su içmenin ruhani bir temizlik ve kutsanma sağladığına inanan Hristiyanlar, bu suyla yarı hacı sayıldıklarına inanıyor. Ziyaretçiler, kuyudan su içebilmek için uzun kuyruklar oluşturuyor.
AZİZ PAVLUS KİMDİR?
Tarsuslu Saul olarak da bilinen Aziz Pavlus, milattan sonra 1. yüzyılda yaşamış ve Hz. İsa'nın öğretilerini yayan en önemli havarilerden biri olmuştur. İncil’in bazı bölümlerini kaleme alan Pavlus, Anadolu ve Avrupa'da çeşitli Hristiyan toplulukları kurarak dinin yayılmasında kritik rol oynamıştır.
UNESCO LİSTESİNDE
1999 yılında bölgede yapılan kazılar sırasında ortaya çıkarılan Aziz Pavlus Kuyusu, 2020 yılında UNESCO Geçici Dünya Mirası Listesi’ne alınarak uluslararası koruma altına alındı. Kuyunun bulunduğu alan, tarihi bazalt taşlarla döşenmiş antik bir yolun başlangıcında yer alıyor.
ZİYARETÇİ DENEYİMİ VE RİTÜELLER
Kuyunun bulunduğu bölgeye gelen ziyaretçiler, sembolik bir çarkla kuyudan su çekip küçük kaplarla içiyor. Bazı Hristiyan kafileler suyla vaftiz ritüelleri de gerçekleştiriyor. Tarsus merkezde yer alan kuyu, özellikle yaz aylarında büyük turizm hareketliliğine sahne oluyor.
Giriş ücretli olan mekânda yetişkinler için 60 TL alınırken, öğrenci ve 18 yaş altı çocuklar için girişler ücretsiz. Bölgedeki dini semboller, bilgilendirme panoları ve düzenli turlar da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
İNANÇ VE TURİZMİN KESİŞİM NOKTASI
Tarsus’ta inanç turizminin gelişmesiyle birlikte sadece Aziz Pavlus Kuyusu değil, yakın çevredeki St. Paul Kilisesi, Antik Cadde ve Cleopatra Kapısı gibi yapılar da dikkat çekiyor. Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, kentin inanç rotaları arasında daha güçlü yer edinmesi için çeşitli projeler yürütüyor.