TEMA Vakfı Mersin İl Temsilciliği, yaz tatili döneminde sahil bölgelerinde artan çevre kirliliğine dikkat çekerek vatandaşlara önemli bir uyarıda bulundu. Vakıf, deniz kenarlarına bırakılan plastik atıkların deniz canlıları için ciddi tehdit oluşturduğuna işaret etti.
Yapılan açıklamada, özellikle yaz aylarında tatil için deniz kıyılarını tercih eden vatandaşların sahil, yol kenarı ve deniz çevresinde bıraktığı plastik ve diğer atıkların, rüzgar ve dalga yoluyla deniz canlılarının yaşam alanlarına karıştığı vurgulandı.
Deniz canlılarının bu atıkları yiyecek sanarak tüketmeye çalıştığı ya da bu atıklara dolanarak yaşamlarını kaybettiği ifade edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Sahillere, doğaya sadece güzel vakit geçirmek veya tatil için değil, yaşamımız için ihtiyaç duyduğumuzu unutmayalım. Çöplerimizi sahilde bırakmayalım.”
SAHİLLERİN TEMİZ BIRAKILMASINA İLİŞKİN ULUSARARASI SÖZLEŞMELER
Sahillerin temiz bırakılması yalnızca çevre duyarlılığı değil, aynı zamanda uluslararası hukuk ve Türkiye’nin taraf olduğu çevre sözleşmeleri bakımından da büyük bir sorumluluktur. Türkiye’nin de imzacısı olduğu Barselona Sözleşmesi (Akdeniz’in Deniz Ortamı ve Kıyı Bölgesinin Korunması Sözleşmesi), özellikle Akdeniz'e kıyısı olan ülkeler için deniz ve kıyı kirliliğini önleme yükümlülüğü getirirken, kıyı alanlarında plastik atıkların ve diğer kirleticilerin kontrol altına alınmasını zorunlu kılar.
Ayrıca Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS), devletlere kendi deniz yetki alanlarında çevrenin korunması ve deniz kirliliğinin önlenmesi konusunda açık yükümlülükler yükler. Londra Sözleşmesi ve 1996 Protokolü ise denize atık boşaltımının sınırlandırılması yoluyla deniz ortamının korunmasına odaklanır.
Öte yandan, Avrupa Birliği’nin Deniz Stratejisi Çerçeve Direktifi, denizlerde iyi çevresel duruma ulaşılması hedefiyle üye ve aday ülkeleri uzun vadeli planlamalara teşvik ederken, G20 Deniz Çöpleri Eylem Planı gibi küresel girişimler, özellikle plastik kirliliğiyle mücadelede çok taraflı iş birliğini destekler.
