Muğla'nın Ula ilçesinde, üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in vahşi şekilde öldürülmesiyle ilgili haberleri okurken, insanlar vahşi cinayetle ilgili her şeyi merak ediyor.
Aklıma Özgecan Aslan vahşice katledildiği gün geldi. O gün herkes Özgecan Aslan'ın ölümüyle ilgili dedektif gibi her şeyi öğrenme derdinde. Sosyal medyada yalan yanlış bilgiler ve fotoğraflar...
Arkadaş! Ortada bir kadın cinayeti var, detaylı öğrenince elinize ne geçecek?
Bir Özgecan'ın fotoğrafına bir de Pınar'ın fotoğrafına baktım.. Neden? Diye sordum kendime...
Yüreğim o kadar dolmuştu ki ağlamamak için kendimi zor tuttum.
Özgecan'ın vahşice öldürüldüğü yeri, defin edilişini hatırladım. Bu acıya hangi ana babanın yüreği dayanır? Söylesenize hangi?..
Ülkemizde son 10 yılda tam 2 bin 337 kadın, şiddet görerek yaşamını yitirdi...
Türkiye'de kadın olmak zor, kadın ölmek kolay oldu...
Kadınlar ne zaman gece saatlerinde sokakta arkasına bakmadan rahat yürüyebilecek? Daha kaç ÖzgeCAN'ımız, Pınar'ımız, canlarımız gidecek? Yetti artık yetti! Bu zihniyet ne zaman değişecek?
Peki, ne yapılmalı?
Basın açıklaması yaparak, kınayarak, lanetleyerek, kadın cinayetlerine çözüm bulunur mu?
Zihinler değişmedikçe kadın cinayetleri devam edecektir. Zihinlerin değişmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
Örneğin; Televizyon dizilerinde kadına yönelik şiddet görüntüleri kaldırılmalıdır. Senaristler kadına verilen rolü değiştirmelidir. Kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşları konuyla ilgili eğitim çalışmaları yapmalıdır. Ana haber bültenleri de her gün 5 dakikayı kadının önemine ayırmalıdır.