Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü önünde bir araya gelen Yapı-Yol Sen Merkez Yürütme Kurulu ve KESK Mersin bileşenleri, taleplerini kamuoyuna duyurdu. Basın açıklamasını sendika yönetimi adına Murat Sevin okudu.
Murat Sevin, konuşmasına toplu sözleşme sürecine yönelik kararlılık vurgusuyla başladı. “1 Ağustos’ta başlayacak 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde, biz de Yapı-Yol Sen olarak bu sürecin startını veriyoruz” dedi.
"Emekçiler Krizin Faturasını Ödüyor"
Sevin, mevcut ekonomik koşullarda kamu çalışanlarının her geçen gün daha fazla yoksullaştığını dile getirerek, “Ülkemizde emekçiler, emekliler, işçiler, çiftçiler ve esnaflar, hükümetin kendi eliyle yarattığı ekonomik krizin bedelini ödüyor. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla maaşlarımız eriyor. Milyonlarca kamu emekçisi açlık sınırına yakın, yoksulluk sınırının çok altında maaşlarla yaşamak zorunda bırakılıyor” ifadelerini kullandı.
"Barınamıyoruz, Beslenemiyoruz, Çocuklarımızı Eğitemiyoruz"
Kamu emekçilerinin temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirten Sevin, “Kirasını ödeyemeyen, yeterli beslenemeyen, çocuklarına nitelikli eğitim sunamayan kamu çalışanları var. Özelleştirilen eğitim sistemiyle çocuklarımızın geleceği tehlikede” şeklinde konuştu.
"Emekliliği Açlığa Mahkum Ettiniz"
Sevin, seyyanen zamların emekliliğe esas maaşı değersizleştirdiğini belirterek, “Emeklilik bağlama oranlarını sürekli düşürerek milyonlarca kamu emeklisini açlığa mahkum ettiniz. 2008 sonrası işe başlayan bir kamu emekçisi, 30 yıl çalışsa bile aldığı maaşın dörtte birini bile emeklilikte alamayacak” dedi.
"Mülakat Yandaşlığı Meşrulaştırıyor"
Kamuda liyakatin ortadan kalktığını vurgulayan Sevin, “Bugünkü kamu yönetimi, liyakati değil yandaşlığı esas alıyor. Seçim sürecinde verilen ‘mülakat kaldırılacak’ sözüne rağmen uygulama devam ediyor. Mülakat, hakkaniyeti ve adaleti yok ediyor” ifadelerine yer verdi.
"Sözde Sözleşmelerin Parçası Olmayacağız"
Toplu sözleşme süreçlerine dair sert eleştirilerde bulunan Sevin, “Bakanlıkların klimalı salonlarında, sendikaların lüks plazalarında oynanan bu tiyatronun parçası olmayacağız. Tüm sokakları, meydanları ve işyerlerini gerçek toplu sözleşme masasına dönüştüreceğiz” diye konuştu.
"Grev Hakkı Bizim Olacak"
Kamu emekçilerine dayatılan 4688 sayılı yasayı da eleştiren Sevin, “Bu yasa, bizlere deli gömleği giydirmiştir. Bu gömleği yırtıp atacağız. Toplu pazarlık sisteminin ayrılmaz parçası olan grev hakkını kazanana kadar mücadele edeceğiz” dedi.
YAPI-YOL SEN’in TİS Talepleri
Basın açıklamasında YAPI-YOL SEN'in 8. Dönem Toplu Sözleşme talepleri de sıralandı. Murat Sevin’in aktardığı başlıca talepler şöyle:
“En düşük memur maaşı yoksulluk sınırına çekilmeli,
Maaşlar her ay enflasyona göre güncellenmeli,
Gelir vergisi yüzde 10’a sabitlenmeli,
Tüm ek ödemeler emekliliğe esas maaşa yansıtılmalı,
Emeklilik bağlama oranı en az seksen beş olmalı,
Mülakat sistemi kaldırılmalı,
Teknik personelin geçmiş kayıpları telafi edilmeli,
Kadına yönelik şiddete karşı kamusal “Kadın Birimi” kurulmalı,
Tüm çalışanlara 3600 ek gösterge verilmeli,
Yılda iki kez maaş tutarında ikramiye verilmeli,
Tüm kamu çalışanlarına giyim yardımı sağlanmalı,
KHK ile ihraç edilenler göreve iade edilmeli.”
Kuruma Özgü Talepler de Gündemde
“Sevin, örgütlü oldukları kurumlara yönelik özel taleplerini de şöyle sıraladı:
Karayolları çalışanlarına “Karayolları Tazminatı” ödenmeli,
AFAD personeline “AFAD Tazminatı” sağlanmalı,
AFAD çalışanlarına her 360 güne 90 gün fiili hizmet zammı verilmeli,
Çevre Şehircilik personeline “Çevre Şehircilik Tazminatı” ödenmeli,
Tapu-Kadastro’da artan iş yükü ve azalan personel sayısı giderilmeli,
Tapu-Kadastro’da eşit işe eşit ücret sağlanmalı,
İller Bankası’nın özelleştirilmesine son verilmeli, iş güvencesi sağlanmalı.”
"Üreten Biziz, Yöneten de Biz Olacağız"
Basın açıklaması, Murat Sevin’in şu sözleriyle sona erdi:
“Bize dayatılan sahte sözleşmelerle hakkımızı gasp etmeye çalışırsanız, üretimden gelen gücümüzü de kullanarak her türlü meşru eylemi gerçekleştirmekten çekinmeyeceğiz. Taleplerimiz gerçekleşene kadar mücadele edeceğiz. Üreten biziz, yöneten de biz olacağız. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın KESK, yaşasın Yapı-Yol Sen”
Basın açıklaması boyunca “Yaşasın sınıf dayanışmamız”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz” ve “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganları sık sık atıldı.
