İşte Mersin'de mutlaka görmeniz gereken tarihi ve doğal güzellikler:
Denizin Ortasındaki Efsane: Kızkalesi
Mersin'in simgesi haline gelen Kızkalesi, karadan 200 metre açıkta, denizin üzerinde heybetli duruşuyla ziyaretçilerini karşılıyor. Tarihi M.Ö. 4. yüzyıla kadar uzanan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan bu kale, hakkında anlatılan hüzünlü efsaneleriyle de ünlü. Kaleye küçük teknelerle geçebilir, eşsiz manzaraya karşı tarih kokan bir yürüyüş yapabilirsiniz. Erdemli ilçesinde yer alan Kızkalesi, aynı zamanda tertemiz plajlarıyla da deniz turizminin en popüler merkezlerinden.
Yerin Altındaki Doğa Harikaları: Cennet ve Cehennem Obrukları
Silifke-Narlıkuyu yakınlarında bulunan Cennet ve Cehennem Obrukları, Mersin'i turistik açıdan en önemli kılan doğal oluşumlardan.
Cennet Çöküğü: 70 metre derinliğe sahip bu obruğun tabanına, 450 basamakla inilebiliyor. Tabanda, M.S. 5. yüzyıldan kalma Meryem Ana Kilisesi ve bir yeraltı deresinin başlangıcı yer alıyor.
Cehennem Çukuru: 128 metre derinliğinde, dar ve dik bir yapıya sahip olduğu için tabanına inilemeyen bu çukurun, mitolojiye göre Zeus'un alevler kusan canavar Typhon'u hapsettiği yer olduğuna inanılıyor.
Gizemli Işıklandırmasıyla Büyüleyen: Aynalıgöl (Gilindire) Mağarası
Aydıncık ilçesinde yer alan Gilindire Mağarası veya popüler adıyla Aynalıgöl, bilimkurgu filmlerinden fırlamışçasına bir güzelliğe sahip. Mağara, milyonlarca yılda oluşmuş devasa sarkıt ve dikitlerle doludur. En alt katmanda bulunan ve adı gibi ayna etkisi yaratan tatlı su gölü, mağaraya eşsiz bir derinlik ve atmosfer katmaktadır.
İnanç Turizminin Merkezi: Tarsus ve Çevresi
Hristiyanlık tarihi açısından büyük önem taşıyan Tarsus, Mersin'de mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir kültür rotasıdır.
St. Paul Kuyusu ve Anıt Müzesi: Hristiyanlığın önemli figürlerinden Aziz Pavlus'un (St. Paul) memleketi olan Tarsus'taki kuyu ve çevresi, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer almaktadır.
Makam-ı Danyal Peygamber: Halk arasında Danyal Peygamber'in mezarının bulunduğu kabul edilen bu tarihi cami ve türbe, inanç turizmi açısından önemli bir duraktır.
Eshab-ı Kehf (Yedi Uyurlar) Mağarası: Farklı inançlar için kutsal sayılan ve Hristiyanlıkta Yedi Uyurlar efsanesine konu olan mağara da Tarsus sınırları içerisindedir.
Torosların Yamacındaki Antik Miraslar
Mersin'in dağlık bölgeleri, yüzyıllardır ayakta duran antik yapılara ev sahipliği yapar:
Alahan Manastırı (Mut): Göksu Vadisi'ne bakan dik bir yamaçta, deniz seviyesinden 1200 metre yükseklikte kurulmuş olan bu manastır, "Mersin'in Ayasofya'sı" olarak anılır ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ndedir.
Mamure Kalesi (Anamur): Denize sıfır konumu ve üç avlulu, 39 kuleli görkemli yapısıyla Akdeniz kıyılarının en iyi korunmuş kalelerinden biridir.
Uzuncaburç (Olba Antik Kenti): Silifke'nin kuzeyinde yer alan kent, sütunlu caddeleri, tapınakları ve tiyatrosuyla Helenistik ve Roma döneminin ihtişamını gözler önüne serer.
Adamkayalar (Silifke): Şeytan Deresi Kanyonu'nun dik yamaçlarına oyulmuş kabartmalar, Roma İmparatorluğu döneminden kalma, aile ve ölü ziyafeti sahnelerini betimleyen ilginç tarihi eserlerdir.
Doğanın Huzur Köşeleri: Yerköprü Şelalesi ve Tarsus Şelalesi
Mut Yerköprü Şelalesi: Milli park statüsündeki bu doğa harikası, Göksu Nehri'nin bir kolu üzerinde yer alır. Tünel görünümlü kanyon yapısı ve altındaki turkuaz gölet, fotoğraf ve doğa yürüyüşü tutkunları için idealdir.
Tarsus Şelalesi: Berdan Irmağı'nın yaklaşık 5 metreden döküldüğü bu şelale, çevresindeki mesire ve piknik alanlarıyla yaz aylarında serinlemek isteyenlerin uğrak noktasıdır.
Mersin, bu sayısız güzelliğiyle ziyaretçilerine hem deniz, kum, güneş üçlüsünü hem de yüzlerce yıllık bir tarihin izlerini sürme fırsatını bir arada sunuyor.
 
             
             
             
                             
                             
                            


 
         
         
         
        