Son yıllarda Dünya'da karşılaşılan en büyük sorunlardan birisi de insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının yol açtığı iklim değişikliğidir. Bu soruna çözüm bulmak amacıyla enerji kullanımında doğal kaynakların kullanımı arttırarak net-sıfır enerji bina modeli uygulaması hedeflenmektedir. Sıfır Karbon' olarak da bilinen 'Yenilenebilir' (tükenmeyen) kaynaklardan yararlanmak için rüzgar türbinleri, fotovoltaik (PV), küçük ölçekli hidroelektrik, biyokütle kazanları vb. teknolojiler kullanılmaktadır. Bu teknolojilerin binalara monte edilmesi ile yapının kullanımı sırasında ortaya çıkan karbon emisyonlarını ve enerji maliyetlerini yaklaşık olarak %20 azaltabilmek mümkün olabilmektedir. Ayrıca binaların malzeme ve kabuk özellikleri de binanın üreteceği CO2 miktarını ve ısı kayıplarını azaltmada önemlidir. İngiltere, iklim değişikliği ile mücadele planında, 2016 yılına kadar, kullanılan toplam enerjinin %20'sini yenilenebilir kaynaklardan elde etmeyi hedeflemiştir. Bu amaçla hazırladığı 'Sürdürülebilir Konutlar' ile ilgili yönetmeliğe göre, konut tasarımında genel sürdürülebilirlik performansı, 9 kategori altında ele alınmakta; enerji ve karbondioksit emisyonları, su (sıcak) kullanımı, malzeme, yüzey suyu kaçakları, atıklar, kirlilik, sağlık-konfor, yönetim ve ekoloji başlıkları ile değerlendirilen binalar, 1' den 6'ya kadar seviyeler ile tanımlanmaktadır. Bu seviyeler, bir konutun enerji ve su verimliliği için minimum standartları gösterir.