8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri sürerken kamu işvereninin açıkladığı zam teklifi kamu çalışanları arasında hayal kırıklığı yarattı. Mersin Defterdarlığı önünde bir araya gelen Memur-Sen üyeleri, açıklanan oransal artışlara tepki göstererek daha adil bir teklif talebinde bulundu.
Memur-Sen Mersin İl Temsilcisi Ertuğrul Yıldız, yaptığı açıklamada, işverenin 2026 yılı için yüzde 10 + yüzde 6, 2027 yılı için ise yüzde 4 + yüzde 4 oranında zam teklifinde bulunduğunu hatırlatarak, bu teklifin gerçekçi olmadığını ve kamu görevlilerinin yaşam şartlarını göz ardı ettiğini söyledi. Açıklamasında, teklifin refah payı ve taban aylığa herhangi bir artış içermediğine dikkat çekti.
Memur-Sen’in toplu sözleşme masasında sunduğu teklif ise kamu çalışanlarının temel ihtiyaçları ve ekonomik kayıpları göz önünde bulundurularak hazırlandı. Buna göre, 2026 yılının ilk altı ayında kamu çalışanlarına yüzde 10 refah payı verilmesi, taban aylığa 10 bin TL zam yapılması ve buna ek olarak yüzde 25 oranında artış sağlanması istendi. Aynı yılın ikinci yarısında ise yüzde 20 oranında zam talep edildi.
2027 yılı için hazırlanan teklif kapsamında, ilk altı ayda taban aylığa 7 bin 500 TL zam yapılması ve buna ek olarak yüzde 20’lik bir artış uygulanması önerildi. Yılın ikinci yarısında ise maaşlara yüzde 15 oranında bir zam daha yapılması talep edildi.

Memur-Sen ayrıca, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarının geliştirilmesi için de çeşitli taleplerde bulundu. Geçmiş dönem kayıplarının giderilmesi amacıyla refah payı talep edildiği belirtilirken, görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması için taban aylığa artış yapılmasının gerekli olduğu vurgulandı. Yüksek enflasyon altında ezilen kamu çalışanlarının korunması için ise oransal zamların yetersiz olduğu ve enflasyon oranında yapılan zamların gerçek anlamda bir artış ifade etmediği ifade edildi.
Bunlara ek olarak, kamu çalışanlarına ilave bir derece verilmesi, aile yapısını koruyacak düzenlemelerin yapılması ve 1. dereceye yükselen tüm kamu personeline 3600 ek gösterge verilmesi istendi. Ayrıca akademisyenler, şube müdürleri, şef ve amirler başta olmak üzere birçok görev grubunun mali ve özlük haklarının düzeltilmesi gerektiği ifade edildi. Mühendis ve teknik personelin haklarında da iyileştirme talep edilirken, Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırılarak uygun hizmet sınıflarına geçirilmesi gerektiği belirtildi.
Ayrıca kamu çalışanlarına dini bayramlarda ikramiye verilmesi, daha önce gündeme gelen kira desteği sözünün hayata geçirilmesi ve gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesi talepler arasında yer aldı. Seyyanen yapılan ödemelerin emekliliğe yansıtılması, tüm gelir kalemlerinin emekliliğe esas sayılması ve kamu görevlilerinin sendikal haklarını güvence altına alan 4688 sayılı Kanun’un yeniden düzenlenmesi gerektiği dile getirildi.
Yıldız, açıklamasının sonunda, "Türkiye büyürken memurun alım gücü de büyüsün. Milli gelir artarken kamu çalışanlarının refah düzeyi de artsın" diyerek, toplu sözleşme masasının adaletli bir şekilde tamamlanması gerektiğini vurguladı. Görüşmelerde son haftaya girilirken, kamu işvereninden beklentilerinin, çalışma barışını sağlayacak, müzakereye açık ve gerçekçi bir teklif olduğunu dile getirdi.
“Son sözümüz şudur: Adil ve acil teklif bekliyoruz.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.






