Günümüzde öğrencilerin eğitimle kurduğu bağ, artık yalnızca kitaplar ve defterlerle değil; tabletler, bilgisayarlar ve akıllı telefonlarla şekilleniyor. Ancak teknolojinin sunduğu sınırsız kaynaklar, ders çalışma verimliliğini artırırken aynı zamanda dikkat dağınıklığına da yol açabiliyor.
Eğitim teknolojileri üzerine çalışan Psikolojik Danışman ve Eğitimcilere göre dijital araçlar, doğru kullanıldığında öğrencinin öğrenme sürecini hızlandırabiliyor. “Online ders platformları, interaktif uygulamalar ve yapay zeka destekli çalışma programları, konuları görselleştirerek öğrencinin daha kolay anlamasını sağlıyor. Ancak, kontrolsüz kullanımda odak süresini kısaltıyor” diyor.
Öte yandan bazı eğitimciler, ekran süresinin fazlalığının öğrencilerin uzun süreli dikkat geliştirme yetisini zayıflattığını savunuyor. “Eskiden bir metni 30 dakika boyunca kesintisiz okuyabilen çocuklar, şimdi 5-10 dakikada dikkati dağılan bireyler haline gelebiliyor” yorumunu yapıyorlar.
Öğrenciler De İkilemde
Lise son sınıf öğrencisi Mehmet A. teknolojinin sağladığı kolaylıkları kabul etmekle birlikte, dikkat dağınıklığına dikkat çekiyor: “Telefonumda ders uygulaması açıkken bile sosyal medyadan bildirim geliyor. Dayanamayıp bakınca çalışmam bölünüyor.”
Üniversite öğrencisi Zeynep K. ise farklı düşünüyor: “Ders çalışırken konu anlatım videoları ve dijital notlar bana zaman kazandırıyor. Ama kendimi sürekli kontrol etmem gerekiyor.”
Çözüm: Dijital Disiplin
Uzmanlar, teknolojinin tamamen yasaklanması yerine “dijital disiplin”in öğretilmesi gerektiğini savunuyor. Bunun için öneriler:
Çalışma sırasında bildirimleri kapatmak, zamanlayıcı kullanarak ekran başında kalma süresini sınırlamak, ders materyallerini önceden planlamak, gereksiz uygulamaları ders süresince kaldırmak.
