Demokrasi tartışmalarında yerel yönetimler, demokrasi için ideal bir okul ve demokrasinin uygulamadaki birincil yeri durumundadır. Yerel yönetimlerin, tarihsel gelişim süreci içinde, merkezi yönetimden özerk kendisini yönetme birimleri olarak ortaya çıkışları; karar organlarının seçimle işbaşına gelmesi ve halkın gündelik yaşamını etkileyen işleri yürütüp, bunlara ilişkin kararları almaları bu düşüncenin temel dayanak noktasını oluşturmaktadır. Yerel yönetimler, belli bir coğrafi alan üzerinde yaşayan yerel topluluk üyelerinin kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, ekonomik, sosyal, kültürel zenginliğe ve refaha ilişikin yerel hizmetleri genel yetkiyle kendi sorumluluğu doğrultusunda yerine getiren, işleyişinde açıklığı, şeffaflığı çoğulcu ve katılımcı demokrasi ilkelerini hayata geçiren, yetkilerin yerel halka en yakın yönetim birimince kullanıldığı, kamu tüzel kişiliğine sahip, özerk, demokratik kuruluşlardır.

Refah devleti anlayışının gelişmesi ile birlikte devletin yapması gereken hizmetler çoğalmış ve batıda refah devleti, devletin ne yapmaması değil, ne yapması gerektiği anlayışına dayanmıştır. Genişleyen kamu hizmetlerini var olan yapısı ve bütçesi ile etkin, verimli ve vatandaş beklentileri doğrultusunda sunma noktasında zorluklar içerisine düşen merkezi yönetimler, hem kaynak sıkıntısı içerisine girmişler hem de bazı hizmetleri gerçekleştiremez olmuşlardır.En önemli yapı taşlarından birisini merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki yetki ve görev paylaşımı konusundaki tartışmalar oluşturmaktadır.

Kentsel kamu hizmetlerinde merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki yetki, görev ve gelir paylaşımının akademik alanda yaşanan gelişmeler, küreselleşme ve teknolojik gelişmeler nedeniyle daha karmaşık bir yapıya büründüğünü görülmektedir.Vatandaşların günlük yaşantılarıyla ilgili işlerin çoğu yerel yönetimler tarafından yerine getirilmektedir. Vatandaşları tüm olarak ilgilendiren eylem ve işlemler ise daha çok ulusal yönetimce karşılanmaktadır. Buna göre kamu hizmeti: "Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri tarafından veya bunların gözetim ve denetimi altında genel, kolektif ihtiyaçları karşılamak, kamu yararını sağlamak için kamuya sunulmuş olan devamlı ve muntazam faaliyetlerdir. Hizmet, bu dünyada yaşama ayrıcalığı için ödediğimiz kiradır. Kendimizi üst seviyeye çıkarmanın emin bir yolu, başka birinin üst seviyeye çıkmasına yardımcı olmaktır. En yüce hizmet; karşılık, kazanç beklemeden yapılan hizmettir.